Bir süredir neredeyse Koronavirüsle yatıp Koronavirüsle kalkıyoruz. Bireysel olarak alınan önlemleri uygulamaya, meslek grubu olarak bize mantıklı gelmeyenleri sorgulayıp ilgilileri uyarmaya çalışıyoruz. Beşeri hekimler ve yardımcı sağlık personeli yaşamları pahasına hayat kurtarmaya çalışırken bir meslek grubu "Biz de varız" demeye, sesini duyurmaya çalışıyor. Oysa bu mesleğin öğretildiği fakültelerde Viroloji Anabilim Dalları var, bu bölümlerde görevli akademisyenler öğrencilerine virüsleri, bulaşma yollarını, hayvanları ve toplumu bu etkenlerden koruma önlemlerini anlatırlar, ömürleri boyunca virüsler üzerine bilimsel araştırmalar yaparak bilimin hizmetine sunarlar. Bu meslek sahibi insanlar mezun olduktan sonra bugün konuştuğumuz hastalık etkenleriyle mücadele ederler, aşılama yaparak koruyucu hekimlik hizmeti verirler. Bu insanlar bugün tek kurtuluş olarak görülen aşıyı çok iyi bilen, yıllarca her türlü aşıyı ülkemizde üreten, ürettikleri aşıyı kendi üstünde deneyerek can veren, bazılarını ilk kez bularak Dünya'ya armağan eden bir mesleğin mensuplarıdır.

İşte şimdilerde herkes panik halindeyken, ekranlardan ilgili ilgisiz herkesin fikir beyan ederek kafaları karıştırdığı ortamda, yararlı olabilmek için adeta çırpınıyor bu meslek mensupları: 27 Veteriner fakültesinde bulunan Viroloji anabilim dalında görev yapan 100’e yakın Veteriner hekim virolog bilim adamı, virüsleri ders olarak alan ve bütün hekimlik hayatını koruyucu hekimlik ve salgınlarla mücadeleyle geçiren, aşı geliştirilmesi konusunda günümüzün en değerli şeyi olan bilgi birikimine sahip veteriner hekimler. Bir tarafta ülkemizin içinden geçtiği şu zorlu süreçte taşın altına elini koymak için çabalayan bir meslek, diğer tarafta bu değerin farkında olmadığına inandığımız siyasiler ile bürokratlar, meslek taassubu içinde olanlar, bilgiyi değil reytingi önemseyen medya yöneticileri... Veteriner hekimlik mesleği hayvan sağlığı, insan sağlığı ve çevre sağlığı ile birlikte gıda güvenliği ve yeterli gıda için vazgeçilmez bir meslektir. Sonuç olarak, bilerek veya bilmeyerek bu süreci en az zararla atlatmaya çok önemli katkı sağlayacak bir meslek görmezden geliniyor.

Son yapılan uygulamalar bile bu yöndedir. Son çıkarılan ve 65 yaşın üzerindekilere sokağa çıkma kısıtlaması getiren genelgeye diğer sağlık mensupları dahil edilirken Veteriner hekimler dahil edilmemiştir. Bu uygulama toplum sağlığı ile hayvan sağlığı hizmetlerini olumsuz etkileyecektir. İstanbul'da her gün evlerimize aldığımız ve şu sıralar evimize getirilen et ve et ürünleri ile diğer hayvansal ürünler Veteriner hekimlerin denetiminde üretilmektedir. Bu görevi yapanlardan 65 yaş üzeri olanlar yarından sonra sokağa çıkamayacaklar ve görevlerini yapamayacaklar. Bu toplum sağlığı açısından yeni riskler doğuracaktır. Ayrıca sadece İstanbul'da 650 pet hayvanı muayenehanesi, bütün Türkiye’de 7000 hayvan muayenehanesi vardır. Özellikle pet kliniklerinde tedavisi devam eden ve tedavisi kesildiğinde kaybedilecek binlerce hayvan bulunmaktadır. Sıkça dile getirilen kapsamlı sokağa çıkma yasağı uygulandığında, Veteriner hekimler bu yasaktan muaf tutulmaz ise tablo daha da kötüleşecektir.

Yetkilileri yapılan uygulamalar konusunda daha dikkatli olmaya, bu zorlu süreci en az zararla atlatabilmek için çağrımıza kulak vermeye çağırıyoruz.

 

Prof. Dr. Murat Arslan
İstanbul Veteriner Hekimler Odası
Yönetim Kurulu Başkanı